Ressam "Vecih Bereketoğlu" imzalı, "Sami Bey'e" [i.e. Sami Yetik] gönderilmiş iki adet el yazması mektup ve bir otobiyografi
HASAN VECİH BEREKETOĞLU, (Osmanlı ve Türk ressam), (1895-1971).
Ressamın kendi ismiyle antetli kağıda iki adet el yazması ve imzalı mektubu ile bir adet kendi eliyle yazdığı otobiyografisi. "Sami Bey"'e gönderilmiş. 30 satır. 1 s., 2 s., 2 sayfa. Tamamı Osmanlıca ve ilk mektup 26 Nisan [19]44 tarihli.
İzlenimci (empresyonist) estetikten etkilenmiş Osmanlı doğumlu, Fransa'daki Julian Akademi'de Halil Paşa'dan dersler almış ressamın ilk mektubu Sami Bey'e, üzerinde yeni çalıştığı bir yağlı boya tablodan söz etmekte. Ayrıca bu mektup ve diğer iki sayfalık mektubunda resim sanatı ile önemli ipuçları vererek düşüncelerini dile getiren ressam, iki sayfalık harici otobiyografisi güncel kaynaklardakine çok yakın olup bu bağlamda belli ki sanat tarihi çevrelerince halen kabul edilip kullanılmaktadır. İkinci mektup el yazısı 19 satır içermektedir.
Ressamın Sami Yetik'e yazdığı bu otobiyografi, Türkiye resim tarihi açısından oldukça nadir bir belgedir. Kendisi gibi izlenimci olan asker ressam Sami Yetik'in 1940 yılında sadece tek cildi yayınlanmış "Ressamlarımız" adlı eseri halen Türk resim sanatında, biyografiler bakımından önemli bir yer teşkil etmektedir. Bu otobiyografi, Sami Yetik'in "Ressamlarımız" adlı kitabının ilk cildi yayınlandıktan dört yıl sonra yazılmış ve gönderilmiş olup muhtemelen kitabın asla yayınlanamayan ikinci cildi için gönderilmiştir. Erken dönemde hat ve resmin birarada algılandığı göz önünde bulundurulursa bu yazma belgelerde ressamın Ataullah Hace'den bahsetmesi anlamlı olmaktadır.
1914 Kuşağı ressamlarından biri olan Hasan Vecih Bereketoğlu Kazasker Bereketzade Cemil Bey’in oğludur. Babasının memur olmasından dolayı ilköğretimini Mısır'da yaptı. Liseyi ise Rodos'ta tamamladı. İstanbul Darülfünün Hukuk Fakültesi'nde eğitimde gördü. Resim alanındaki ilk derslerini 1916 ile 1920 yılları arasında Halil Paşa'dan aldı. Güzel Sanatlar Birliği'nin kuruluşuna destek veren isimlerinden biri oldu. 1922-1923 yıllarında Paris'te bulundu ve Julian Akademisi'nde davam etti. 1923 yılında Türkiye'ye geri dönerek Kadıköy Halkevi Başkanlığı görevini üstlendi. 1943 yılında Ankara'ya taşınınca Cumhurbaşkanlığı daire müdürü oldu. Bu yıllarında natürmort eserler verdi. Sanat hayatında genel olarak izlenimci anlayışı benimseyerek bu türde eserler verdi. İstanbul ve İstanbul değerleri konulu çalışmalarında Halil Paşa, Hikmet Onat ve Nazmi Ziya Güran'dan etkilendiği görüldü. Fenerbahçe, Kurbağalıdere ve Göksu manzaralı resimleriyle daha çok açık hava ressamı olarak anıldı. Bu resimlerinde ışık unsurunu rengi belirleyen unsur olarak görmeyerek doğada yarattığı yansıma ile sundu. (Vikipedi).
-- Türk resmi Sanat tarihi El yazmaları Koleksiyon Tarihi belgeler Osmanlıca belgeler